28 Şubat 2011 Pazartesi

. Oscar goes to school ..


Ben daha küçüktüm..Jenerasyonumun şanslı çocuklarının "aslan kral" ı izlediği zamanlardı.Ben şanslılardandım.
Bir sinema düşünün tam amcanızın dükkanının karşısında..Teknoloji kendini şimdiki kadar aşmamış son matine bangır bangır sokağa yayın yapıyor.O sokakta 3 taş oynayan iki çocuk.Siyah iplik makaraları emre'nin,beyaz iplik makaraları mehmet'in..
Çocukları kaldırımdan kaldırıp filme götüren benim amcam.Mehmet'in babası..Bir elinde ben diğerinde Mehmet filme gidiyoruz..

İlk filmim işte.: Aslan Kral...

Akrabalarla başlayan sinema macerası pek sık aralıklarla olmasa da devam etti tabiki,aile eşrafı,arkadaşlar,sevgililer,alakasız kişiler filan..Dvd çıktı mertlik bozuldu son dönem,evde izler oldum/olduk.. (olmadık mı?)

Yaşadıkların seni garip garip yerlere sürükler ya o durumdayım.Yaşamımın bir bölümünün giriş,gelişme kısımları geçti,tam sonuç kısmındayım..

İşte benden bir dekorda izledim Black Swan'ı.Öyle yakışıyordu ki durum bana nasıl içime sindi..
Bir cumartesi öğleden sonrası..Film başlar,evde kimseler yoktur..Şarap açılır (buzbağ)..Telefona 2 mesaj,1 arama gelir,bakmam.Hayatta bakmam,ne bakıcam film harika..Hem ben biliyorum o gece sarhoş olacağımı,kim varmış gecemde kim yokmuş banane ben sarhoş olucam..Balerin izliyorum ben.Natalie portman'ı izliyorum izledikçe hayran oluyorum hatuna..
Unutulmayacaklar listeme bir film daha ekliyorum.:Black Swan

Birde Natalie portman için koca oscar törenini izliyorum..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...